SOSYALİZM
Proleteryanın umudu ile başlayan 20. yüzyıl, sermayenin ellerini ovuşturmasıyla sona erdi. Kan emici emperyalistler 70 yıllık uğraşları sonucu “ canavarı” yenmişlerdi. Dünya, barış gezegeni olacaktı. Peki ya sonra?..
MARKSİZM
Marx’ın eleştirisi bugünün acıları ile ilgilidir. Geleceği inşa etmek ve ebedi planlar yapmak bizim işimiz olmadığına göre bizim şimdide gerçekleştirmemiz gereken şey bellidir. Yani her türlü mevcut düzenin radikal bir şekilde eleştirilmesidir.
VİTRİN
Haftanın öne çıkan kitapları arasından sizlere özel bir derleme yaptık. Keyifli okumalar ve iyi pazarlar dileriz.
FELSEFE
Artık topyekün müdafaa veya saldırı yerine, saklambaç veya satranç oyununa benzer eylem şekilleri savaşın yürütülme halini aldı. Akışkan kötülüğün günümüz modern toplumu ile olan savaş ilişkisi de kitapta militarize kavramlarla açıklanıyor:
TEORİ
Tarihsel materyalizm oluşur oluşmaz içinden çıktığı felsefeye karşı, Hegelciliğe karşı, Feuerbach’ın felsefesine karşı ve genel olarak felsefeye karşı konumlanır. Felsefenin vardığı sonuç hakikatin bütünlükte bulunduğudur. Bu noktada kendisinin üstün, etkili, bütünlüklü faaliyet olmadığını kavrayarak kendini mahkum eder. Hakikat somuttur. Felsefi soyutlamaların etkisi sınırlıdır. Gerçekte ne mutlak bir hareketsizlik ne de tinsel bir öte vardır. Salt düşünüm yoluyla dünyanın üstüne yükselmek demek aslında düşünümün içinde hapsolmak demektir. Hakiki somut evrensellik praksis üzerinde temellenir.
İŞÇİ
Linden’in çalışmasının merkezinde üç soru yer alır. Bunlar; işçi sınıfının mahiyeti nedir, küresel emek tarihi tam olarak neye odaklanmaktadır? Sınıfın tanımı ve sınırlarını nasıl belirleriz? Hangi etkenler bu sınıfın yapısını belirlemektedir? İkincisi, İşçi sınıfı tarihi boyunca hangi kolektif eylemleri gerçekleştirmiştir ve eylemlerindeki farklılaşmanın temelinde nasıl bir mantık yatmaktadır? Üçüncüsü ise, birbirine yakın disiplinlerden ne öğrenebiliriz? Küresel emek tarihi için antropologların, sosyologların ve diğer sosyal bilimcilerin hangi yaklaşımları yararlıdır?
FEMİNİZM
Tırnaklarıyla kazıyarak geldi bugünlere kadınlar. Yol zorlu ve çetindi. Kan kokusu ve acı çığlıklar hakimdi o günlere. Söküp aldılar haklarını çelikten elleriyle patronların cebinden ve ataerkinden.
ARAŞTIRMA
Yalçın Küçük; “Türkiye Üzerine Tezler” kitabının 1. cildinde Türkiye tarihinin Cumhuriyetin kuruluş yıllarından 12 Mart 1970 tarihine kadar olan dönemini sınıfsal bir bakış açısıyla ele alarak ticaret, sanayi ve tarım burjuvazisinin hem kendi aralarındaki mücadelelerini hem de devlet ve halk ile ilişkilerini analiz ediyor.
ÜNİVERSİTE
Harun Karadeniz’in bizce büyük, evrence küçücük yaşamı Türkiye sosyalist hareketini derinden etkilemiştir. Yaşamını, gençliğini memleketin ahvali üzerine düşünerek ve düşündüğünü harekete geçirerek üretmiştir.
SİYASET
AKP kadın kollarının resmî sayılar referans alındığında 4,5 milyonun üstünde üyeyle dünyanın en büyük kadın örgütü olduğunu aktaran yazar, “siyasetin kadınlaşması” üzerine, sonuçları bugüne değen çeşitli tespitlere ulaşıyor.
ROMAN
Bu okumalarımın sonucunda edebiyatta yeni bir tip ya da ilgi çekici bir kurgu ile değil, bir insanla tanıştım. Edebiyat bazen de böyledir sanırım…
ÇOCUK EDEBİYATI
Bazen vazoların kırılması gereklidir. Bazen de çamurların içinden çıkarıp aldıklarımız başka bir yaşamı verir bizlere. Ve belki de dilek fenerleri gökyüzüyle buluştuğu vakit yalnızlığımız son bulacaktır…
İtalyan yazar Guido Barbujani .bu çalışmada, ırkçılığın karşısına genetik, biyoloji, antropoloji gibi bilim dalları hakkında incelediği bilimsel verileri ortaya koyuyor. Irkların İcadı, maddi koşulların ve kültürün genler ile olan ilişkisini bütün bu idealist kategorizasyonlardan ayırarak materyalist bir gerçeklik ile açıklıyor.