Barbie
Barbie’nin üreticileri kadınların toplumsal kimliği konusunda geleneksel değil değişen toplumsal duyarlılıklarla uyum içinde olmaya özen gösteren ve bunu kendilerinin marka değeri olarak kullanan bir profil suna gelmiş durumdalar.
Barbie’nin üreticileri kadınların toplumsal kimliği konusunda geleneksel değil değişen toplumsal duyarlılıklarla uyum içinde olmaya özen gösteren ve bunu kendilerinin marka değeri olarak kullanan bir profil suna gelmiş durumdalar.
Karanlık Gece, aslında salt içinde bulunduğumuz döneme özgü olmayan ama içinden geçmekte olduğumuz devrenin gittikçe dayanılmaz hal aldığı koşullarda daha da bilince çıkan, duyumsanan karanlık hakkında değerli bir film; özgünlüğü ise bu karanlığın yalnızca katiller yaratan değil, sessiz tanıklıklar üzerinden istemsiz suç ortakları yaratan bir karanlık da olduğuna işaret etmesi.
Madrid’in dağlık bir yöresindeki evinde solunum yetmezliği sonucu yaşamını yitiren Saura ömrü yetseydi bugün Goya Onur Ödülü’nü alacaktı.
Genç bir savcının yeni atandığı kasabanın belediye başkanı ve onun yakın çevresiyle karşı karşıya gelmesini öyküleyen Kurak Günler, hem Emin Alper’in kanımca en iyi filmi, hem de yerli sinemada son yıllarda izlediğimiz en politik göndermeli filmlerden biri.
Aynı zamanda yazar olan yönetmen-senarist Pirselimoğlu’nun, kendisinin aynı adlı bir romanından uyarladığı Kerr, David Lynch başyapıtlarından Kayıp Otoban (Lost Highway, 1997) başta olmak üzere pek çok Lynch filminde olduğu gibi muammaların finalde net biçimde çözüme kavuşmasını bekleyenleri tatmin etmeyecek bir film.
Dizinin Madenci Grevine yaklaşımı da hem grevcilere hem de grev kırıcılara "söz hakkı" vererek tarafsız kalma pozisyonunda ve "olan oldu; artık küskünlükleri geride bırakmanın zamanı çoktan geldi" biçiminde özetlenebilir.
Cronenberg, ilk filmlerinden itibaren ama özellikle “new flesh” (yeni et) diye adını da koyduğu Videodrome’dan (1983) beri çok sayıda filminde insanın, genellikle teknolojiyle olan ilişkisi üzerinden, toplumsal ve bedensel varoluşunun geçirmekte olduğu ya da geçireceği öngörülen/varsayılan dönüşümün sonuçları, bu dönüşümle ulaşılacak muhayyel yeni aşama üzerine tefekkür etmişti ve yukarıdaki konu özetinden görüleceği üzere Müstakbel Suçlar’da bu sulara net biçimde geri dönmüş.
Cemil filmleri kanımca, Cüneyt Arkın’ın bu filmlerde canlandırdığı tipleme açısından, tarihsel seyir boyunca kendi içinde vurgu kaymaları, vurgu değişimleri göstermiş olan Cüneyt Arkın imgesini en ortalama biçimde, dolayısıyla bir anlamda en iyi temsil eden filmler.
Özçelik’in Kaygı’dan bu yana tüm filmlerinin müziklerini besteleyen Ekin Fil’in bu filmdeki çalışmasının da filmin etkileyiciliğine katkısının büyük olduğu 15+ Cezaevinden Mektuplar, kesinlikle izlenmeden geçilmemesi gereken bir belgesel.
“O gece” yaşananın aslında (iki çocuğun kendi aralarında) bir buluğ çağı eşcinsel deneyimi olma ihtimaline yönelik çok daha belirsiz emareler de mi benzer bir senaryo trüğü ya da esas örtülü gerçek bu mu?