Dayton’ın 25. yılı ve Rusya’nın Bosna politikası

Geçtiğimiz hafta 14 Aralık günü Bosna Savaşı’nı sona erdiren Dayton Anlaşması’nın imzalanmasının 25. yıldönümüydü. Çeyrek yüzyıl boyunca “barış”ı sağlayamayan bir barış anlaşması olarak tarihe geçen bu anlaşmanın yıldönümünün hemen ertesi gün Bosna’da diplomatik bir skandal yaşandı. Diplomatik hiyerarşiyi hiçe sayan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov Saraybosna’yı pas geçerek doğrudan Bosna Cumhurbaşkanlığı konseyinin Bosnalı Sırp üyesi Milorad Dodik’le görüştü.

Bosna Savaşı’nı sona erdiren Dayton Anlaşması’nın üzerinden tam çeyrek yüzyıl geçti. Dünya’da çatışma yaşanılan başka coğrafyalara da örnek olması beklenen anlaşmanın ortaya koyduğu model ilk on yıl fena çalışmadı. Daha doğrusu, buzdağının görünen kısmında işlerin yolunda gittiği izlenimi vardı. Fakat aradan geçen sürede çatışmaya son veren Dayton modelinin barışı kuracak yapıyı inşa edemediği görüldü.

Dayton Anlaşması Bosna’da savaşan tarafları “barıştırmak”tan ziyade, çatışmayı engellemeyi hedefleyen bir vizyona sahipti. Bu vizyonu gerçekleştirdi. Bosna’da çatışmalar son buldu. Ama çatışan tarafları barıştırma hedefini gütmedi. Bilakis, çatışan tarafları kesin çizgilerle belirlenmiş bölgelere ayırarak, savaştan önce aynı kentlerde, köylerde, mahallelerde yaşayan Bosnalıları kesin sınırlarla birbirinden ayırarak, bir anlamda barışı sağlamaktansa, düşmanlığı yapısallaştırmış oluyordu. Bosna’yı RS (Republika Srpska: Srpska Cumhuriyeti) ve Bosna-Hersek Federasyonu olarak ayıran, Bosna-Hersek Federasyonu’nu da 10 ayrı kantona bölen bu yapı ortaya tamamıyla işlevsiz bir devlet yapısı ortaya çıkardı. Bu da tam da savaşı çıkaran, savaştan nemalanan gerici-milliyetçi siyasetçilerin istediği şeydi. (1)

Uzun süredir Dayton’ın yarattığı bu yapı tartışılıyor. Örnek bir model olması beklenen yapının sonucu ortaya çıkan durum tükenmiş, geleceği olmayan bir ülkeyi işaret ediyor. Sağcı, milliyetçi siyasetin hegemonyasındaki ülke senelerdir yolsuzluk ve yoksullukla boğuşuyor. Son yıllarda buna bir de hava kirliliği eklendi. Şu an Saraybosna dünyanın havası en kirli ikinci kenti. Bazı günlerde birinciliğe de yerleşiyor.

Dayton’ın 25. yılında Bosna’nın yeni bir sisteme ihtiyaç duyduğu tartışması gündemde daha geniş yer bulmaya başladı.

Aslında bunu uzun süredir Bosnalı Sırp lider Milorad Dodik yüksek sesle ifade ediyordu. Bosna’nın üniter bir yapı içinde kalmasının herkesi mutsuz ettiğini sık sık ifade eden Dodik, zaman zaman açık açık Dayton Anlaşmasını çiğneyen hamlelere imza atmaktan da çekinmiyor. Buna karşı ödediği tek bedel ise ABD’ye girişinin yasaklanması oldu. Aman ne bedel!

Soykırım suçu üzerine inşa edilmiş RS gibi bir entitenin varlığını devam ettirmesi bile hem adalete hem de vicdanlara saplanan bir bıçakken, Bosnalı Sırp milliyetçiler Dayton’ın yarattığı ucubenin varlığından istifade edip, 1995’te yarım bıraktıkları işi tamamlamak, Srebrenica’da, Foça’da, Bijeljina’da, Prijedor’da, Zvornik’te, Vişegrad’da gerçekleştirdikleri “başarılı” etnik temizlik operasyonunun nihai hamlesini tamamlamak istiyorlar.

Avrupa’da Dayton’ın güncellenmesi konuşulurken, 15 Aralık’ta Sergey Lavrov’un ziyareti Bosna’yı daha da hareketlendirdi. Havaalanından iner inmez diplomasiye aykırı bir biçimde ilk önce RS’te Dodik’le görüşen Lavrov’un yarattığı skandal karşısında Cumhurbaşkanlığı konseyinin diğer iki üyesi, Bosnalı Hırvat ve Boşnak üyeler Lavrov’la randevularını iptal ettiler.

Kuşkusuz ki Lavrov gibi kurt bir siyasetçi bu hatayı bir gaf olarak yapmadı. Rusya uzun zamandır NATO’nun Doğu Avrupa’daki genişleme siyasetine, genişleme alanı olarak belirlenen coğrafyaların istikrarsızlaşmasına destek vererek karşı hamlelerde bulunuyor. Ukrayna’da hala devam eden çatışmalar bu stratejinin en iyi bilinen sahası. Bosna’ya yeni bir idari yapının uygulanması tartışılırken kuşkusuz ki bu model Batı’nın Balkanlar’daki etki alanını genişleten, daha doğrusu sağlamlaştıran, AB ve NATO’nun elini güçlendiren bir yapının ipuçlarını veriyor. İşte, tam da bu güncellikte Rusya’nın, Sırbistan Cumhurbaşkanı Vuçiç’in bile cesaret edemeyeceği bir seviyede Milorad Dodik’e verdiği destek suyu bulandırmaya yetiyor. Rusya Batı’ya; “Bosna’yı AB veya NATO’ya bağlamaya dayalı yeni bir model geliştirirseniz, Bosna’yı karıştırırım” mesajını çok açık bir biçimde veriyor. 

---------------------------------------------------

(1) Dayton’ın yarattığı yapıyı daha ayrıntılı bir biçimde sunduğumuz, anlaşmanın 20. Yılında burada yayınladığımız yazı için bakınız: https://ilerihaber.org/yazar/daytonin-20-yili-ve-iyi-yonetisim-31766.html

 

[email protected]

Özgür Dirim Özkan’ın İleri Portal’dan önce yayınlanan yazıları için:
http://yugoslavyayazilari.blogspot.com.tr/

Bazı yazıların İngilizce çevirileri için:
http://lettersfromyugoslavia.blogspot.com.tr/