Bir işçinin gözünden: Ford Otosan'da ağır sömürü

Bir işçinin gözünden: Ford Otosan'da ağır sömürü

Seçim öncesi yardım kolileri ve ilave paralar ile iktidara destek olması istenen işçiler, seçim sonrası iktidar destekçisi fabrika çalışanlarına kadro sözü verilmesine rağmen kadroya alınmadığı, belli beyaz yakaların bu hakkı alabildiği biliniyor

Bir Ford Otosan İşçisi

Gölcük’te Ford Otosan fabrikasının içinde, 6 farklı şirkete dağılmış taşeron işçilerinden birisiyim. Burada işe yeni başlayanlar (lojistik bölümü) önce 2 ay asgari ücret ile işe başlatılıyor. 3. ayda ise 1 yıllık asgari ücret miktarınca ikramiye bedeli 12 aya dağıtılarak (asgari ücret + yüzde 8,33 asgari ücret ilavesi ) şeklinde çalıştırılıyor. Ayrıca diplomalı bant çalışanına 2 bin 500 lira ilave ücret farkı veriyor. Tüm bu miktarlar toplandığı zaman bile bir aile geçindirmeye yetmeyecek kadar komik rakamlar olduğu anlaşılıyor.

Çok çocuklu evli aileler bu şartlarda çalışma yetmediği için ikinci iş arıyorlar ve aile içinde diğer bireylerin de çalışmak için iş araması gerekiyor. Sosyal hayatı olmadan, çok mesaili şekilde çalışan bekâr çalışanlarda da aynı durum geçerli. Evlenmek için, para biriktirmek için tüm zamanını fabrikaya ayırıyor. Evlilik planı yapanların birçoğu, mevcut enflasyon ve az zamdan dolayı evlilik tarihlerini ertelemiş durumda. Fabrikada çalıştığı için, çocuklu ailelere ise belediyeler erzak ve kreş desteği sağlamıyor. Fabrika işçilerini burada dışlayan belediye, gelirin az olması ve şartların kötü olmasına rağmen; yüksek ücretle çalışan işçi muamelesi yapıyor.

Seçim öncesi yardım kolileri ve ilave paralar ile iktidara destek olması istenen işçiler, seçim sonrası iktidar destekçisi fabrika çalışanlarına kadro sözü verilmesine rağmen kadroya alınmadığı, belli beyaz yakaların bu hakkı alabildiği biliniyor. Bu ve benzeri kurumlarda verilen vaatlerin geçici olduğu bir kez daha ortaya çıktı ancak maalesef çalışanların da birbiri ile çatışmasına neden oluyor. Bu yüzden kavga eden, hatta işinden ayrılmak zorunda kalan çalışanlar olduğu biliniyor.

Genelde yaygın olan sorunlardan birisi, sendika sorumlularının çalışanların azami isteklerini değil, fabrikanın işletme düzenine göre işverenle işbirlikçilik yapması. Zam miktarlarını olması gerekenin çok altında emri vaki yaparak kendileri belirliyor. Metal işçilerinin yüzde 30 ön ödemeli, yüzde 140 zam talepleri var. Yüzde 20, yüzde 27 vergi dilimine giren işçilerin, ikramiye ve yakacak gibi sosyal haklar bile eklendiğinde eline geçen net ücret 14 bin lira seviyesinde.

Son 3 aydır hafta sonu izinlerini askıya aldıkları birim çalışanları var. İki vardiyaya indirgenmiş çalışma düzeniyle 12 saat zorunlu mesaili çalışılma kararı alınmış. Bu durum evli aileler için özellikle büyük problem haline gelmiş. Mevcut sendikalar, buna itiraz eden çalışanları tehdit ediyor. Taşeron işçilerin işkolları da farklı olduğu için sendikal örgütlenme oldukça zor oluyor. 

DAHA FAZLA