(İleri Haber) Silivri Kapıkale surlarında bir baraka...Barakanın önünde kimsenin girmemesi için Fatih Belediyesi'ne ait 'Fen İşleri Müdürlüğü çevreye verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz' yazılı bir belediye tabelası var.

Polis baskın yaptığında barakada baygın halde Suriye uyruklu Ali H. ve eşi Hulud H.'yi buldu. Suriyeli çiftin bacak, boyun ve ayaklarında yanıklar göze çarpıyordu. Ali H. ilk ifadesinde köpek tasmalarıyla sur duvarına bağlandığını, günlerce aç susuz bırakıldığını, ayağını piknik tüpüyle yaktıklarını söyledi. Eşi Hulud H.'ye de gözlerinin önünde tecavüz edilmişti.

İlgili Haber: Uyuşturucu çetesi Suriyeli çifti kaçırdı, kadına tecavüz etti

Barakada yapılan aramada 3 tabanca, 2 pompalı tüfek, 111 parça tüp içinde 83 gram metamfetamin, 549 gram esrar ve 1155 TL para ele geçirildi. 2'si kadın 10 şüpheli gözaltına alındı.

Radikal’in haberine göre bu dehşetin yaşandığı, ‘belediye tabela’sının koruma kalkanı olarak kullanıldığı baraka ‘tarihi bir yanıltmayı’da ortaya çıkardı. Radikal’de 21 Ağustos 2014’te “Bizans Kral Mezarıyla Kumar Oynuyoruz” başlıklı haberde surlardaki bakımsızlığa dikkat çekilmiş, yıllardır evsizler tarafından kullanılan kilisenin lahitlerinin de zarar gördüğü haberleştirilmişti.

Haberin çıkmasının ardından 19 Ekim 2014’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi Beyaz Masa tarafından yapılan açıklamada, Avrupa Yakası Zabıtalar Müdürlüğü ve Tarihi Çevre Müdürlüğü’ne surların ve kilise bölgesi ile ilgili resmi yazıların gönderildiği ve tarihi bölgenin korunacağı açıklandı. Ancak aradan geçen bir yılda tarihi alan, uyuşturucu mafyasının yaşadığı, uyuşturucu satmak istemeyen kişilere işkence yapılan ‘korunaklı’ alan oldu. 

Radikal’in İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne sorulan ‘koruduğu’ bölge’nin nasıl 'dehşet evi'ne dönüştüğü sorusuna verilen yanıt ise şöyle oldu: Açıklama yapmayacağız…