Lice’de ‘köylü yakma’ iddiasında adı geçen Sadat’ın faaliyetleri yazıldı

Lice’de ‘köylü yakma’ iddiasında adı geçen Sadat’ın faaliyetleri yazıldı

Cumhuriyet yazarı Çiğdem Toker, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde PKK’ye yönelik düzenlenen operasyon sırasında 34 köylünün özel bir birim tarafından öldürülmek istendiğini açıklayan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel’in işaret ettiği ‘Sadat’ isimli şirketin faaliyetlerine ilişkin bir yazı kaleme aldı.

Cumhuriyet yazarı Çiğdem Toker, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde PKK’ye yönelik düzenlenen operasyon sırasında 34 köylünün özel bir birim tarafından öldürülmek istendiğini açıklayan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel’in işaret ettiği ‘Sadat’ isimli şirketin faaliyetlerine ilişkin bir yazı kaleme aldı. 

Tuncel, iki gün önce Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) toplantısında Lice’deki operasyonlarda gözaltına alınan 34 köylünün bir birim tarafından ölümle tehdit edildiğini, görevli bir subayın birime engel olduğunu açıklamıştı. “Bir birim geliyor. Sakallı, kollarında Arapça yazısı olan bir ekip benzin getirtip köylüleri yakmaya çalışıyor. ‘Yakacağız’ diyor. Oradaki askeri subay izin verse belki de yakacaklar” diyen Tuncel, bölgede ‘Sadat’ isimli bir oluşumdan bahsedildiğini, yetkililerin bu iddialara açıklama getirmesini istemişti.

Cumhuriyet yazarı Çiğdem Toker, bugünkü yazısında tam adıyla Sadat A.Ş.’nin kendisini ‘uluslararası savunma ve danışmanlık alanında danışmanlık ve askeri eğitim veren ilk ve tek şirket’ olarak tanıtan ve özel harpçi emekli tuğgeneral Adnan Tanrıverdi tarafından 2012’de kurulmuş bir şirket olduğunu yazdı.

Toker yazısında şirketin danışman kadrosunda Üsküdar Üniversitesi kurucu rektörü Prof. Nevzat Tarhan, Prof. Mehmet Zelka gibi isimler bulunduğunu belirterek, “Şirketi sıra dışı kılan, açıkça ilan ettikleri faaliyet alanları. Silah sanayiinin hoşlanmayacağı deyimle öldürme dersi satıyorlar. Peki, ‘Üniversite öğrencisi yetiştirirken, ölümü değil yaşamı bir değer olarak kabul ettiğini varsaydığımız hocalara ne danışıyor olabilir bu şirket’ diye soracak olursanız, orasını bilmiyorum” diye yazdı.

Şirketin ücreti karşılığında, gayri nizami harp kursu, tahrip kursu, polis özel harekât temel eğitim paketi, hudut karakol emniyeti, topçu ve havan ileri gözetleyicilik kursu gibi eğitim paketleri verdiğini kaydeden Toker, öte yandan kısa süre önce artışa gidilerek 880 bin TL’ye yükseltilen şirket sermayesinin verildiği söylenen hizmetlere göre çok da büyük olmadığına dikkat çekti.

‘SERMAYE YAPISI DİKKAT ÇEKİCİ’

‘Sadat A.Ş.’ başlıklı yazısında Toker, Sadat’a ilişkin şu yorumlarda bulundu: “Verilen ‘hizmetlerin’ yarısının bile gerçekleştiğini düşünseniz, büyük ölçekli ‘alımlar’ yapılmış olmalı. Paramiliter personel ücretinden, silah ve mühimmat bedeline uzanan bu alımlar milyon dolarlara karşılık gelir. Artırılmış haliyle bile 1 milyon TL’yi bile bulmayan sermaye yapısı, tam da bu yüzden dikkat çekici.”

Devletin Sadat’la ilişkileri konusunda ketum davranarak açıklama yapmaktan kaçındığına işaret eden Toker, CHP’li vekillerin 2012 yılından itibaren verdiği soru önergelerine yeterli yanıt verilmediğini yazdı.

Bu soru önergeleri, Toker’in aktardığına göre, ‘Sadat’ın ÖSO militanlarına sokak savaşı dersi verip vermediğini, devletten hibe, kredi alıp almadığını, yabancı devletlerin yardım edip etmediğini, askeri eğitim ve danışmanlık konularında herhangi resmi devlet kurumunun izin verip vermediğini’ irdeliyordu.

Tuncel’in iddiasıyla Sadat’ın yeniden gündeme geldiğine dikkat çeken Toker, “İddialar, sorular, ne iktidar ne de TSK nezdinde suskunluk kaldırabilecek kadar ciddi” dedi.

Oda Tv’de 26 Haziran’da yer alan bir haberde “Gizli Bildiri” adıyla yeni açılan bir Twitter hesabından paylaşılan bir isim listesinde, SADAT'ın kurucusu olan Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi'nin de ismine yer verildi ve “Müstebit iç savaş çıkarmakta kararlı. Katliam görevi Sadat Güvenlik A.Ş'ye verildi. Kadro 28 Şubatçılar, Işid ve El Kaide üyelerinden oluşuyor” diye yazılmıştı.