‘İnsanlar enkazın altından battaniye çıkarmaya çalışıyor’

‘İnsanlar enkazın altından battaniye çıkarmaya çalışıyor’

Antakya’da yaşadıklarını aktaran TİP Milletvekili Ahmet Şık, “Isınmak için insanlar enkazdan battaniye çıkarmaya çalışıyor. Devlet burada yok” dedi.

İleri Haber

Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Halk TV’de İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programına bağlanarak Antakya’daki son durumu aktardı.

Antakya’nın korkunç bir durumda olduğunu belirten Şık, “Antakya merkeze geldiğimden beri ilk kez bir ambulans sirenini 3 saat sonra duyabildim. Burada devlet namına organize olabilecek tek bir güç yok” diye konuştu.

Yardıma gelenlerin yakın illerdeki belediye personelleri olduğunu belirten Şık, belediyenin itfaiye aracıdaki jeneratörle sadece telefon şarj edebildiklerini ve jeneratörün aletleri çalıştırmaya yaramadığını kaydetti.

Yağma iddialarına karşı uyaran Şık, “Özellikle söylemek istiyorum dün İstanbul’dan yağma görüntüsü diye paylaşılanlara lütfen kimse itibar etmesin evet bir takım marketlere yurttaşlar giriyor ve temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor. Çünkü burada temel ihtiyaçlar bile yok. Evlerinden apar topar kaçabilmiş insanlar ki şehrin tamamının inşa edilebilmesi gerekiyor. O kadar ağır bir yıkımdan bahsediyorum” dedi.

‘FELAKETİN ÜZERİNDEN 30-35 SAAT GEÇMİŞ ENKAZIN ALTINDA HALA ÇOK İNSAN VAR’

Şık Antakya’da durumu şu sözlerle anlattı:

“Herhangi bir enkazda hiçbir şekilde çalışma yok. Dünden bugüne birçok enkaz gezdim ve hepsinin altından hala ses duyuyoruz. Felaketin üzerinden 30-35 saat geçmiş enkazın altında hala çok insan var ve kepçe, vinç olmadan yapılabilecek hiçbir şey yok. Çünkü alttan yapılacak müdahale alttaki basıncı tetikleyerek yıkıma yol açabilir.

Akkuyu Nükleer Santralinde çalışan işçi arkadaşları da göndermişler, ellerinden geldiğince her şeyi yapmaya çalışıyorlar ama jeneratör yok, çalıştıramıyorlar aletleri. Çaresizlikten aradım yayına gireceğini bildiğim için. Senin aracılığınla tüm yurttaşlara sesleniyorum; koskoca Antakya yıkılmış paramparça olmuş ve enkazın altında kalan şeyin adı devletin kendisi. Yaklaşık 15 milyon nüfus etilendi ama hiç kimseyi görememeyi anlayamıyorum.

‘ISINMAK İÇİN İNSANLAR ENKAZDAN BATTANİYE ÇIKARMAYA ÇALIŞIYOR’

Yemek, çorba hiçbir şey yok. Bakın çocuklar mama arıyorlar, Adana’dan bir tır dolusu getirdik mama onları bölerek dağıtmaya çalışıyoruz. Hiçbir şekilde organize bir şekilde dağıtılan yardım malzemesine tanık olmadım. Hiçbir şekilde bir enkazda çalışan yardım makinesi görmedim. Geceyi çok kötü geçirdiler, herkes sığınacak yer arıyor ama bütün binalar hasarlı. Ayakta kalan binalar 2’şer 3’er katlı olanlar, yüksek binalar tamamen yıkılmış, ayakta kalsa bile ağır hasar var. Bütün kenti yeniden inşa etmek gerekiyor. Belediye başkanı da benimle aynı çaresizliği yaşıyor. Çünkü saatlerdir sana ulaşmaya çalışıyorum burada hiçbir şekilde bir organizasyon yok. İnsanların neye ihtiyacı var diye düşünüyorsanız her şeye ihtiyaçları var çünkü hiçbir şeyleri yok. Isınmak için insanlar enkazdan battaniye çıkarmaya çalışıyor.  

DEVLETE DEĞİL YURTTAŞLARA SESLENİYORUM’

AFAD başkanı açıklama yapıyor, ‘Ulaşamadığımız hiçbir yer yok’ diye. Utanmıyor musunuz? Bu kadar insanın kanı elinize bulaşmış, dilinize, yüzünüze de bulaşıyor. Bu kadar yüzsüzlüğü, hayasızlığı, terbiyesizliği anlamakta çok zorlanıyorum. Çağrımı devlete yapmıyorum, sivil toplum kuruluşlarına yapıyorum, yurttaşlara yapıyorum. Gelebilen buraya gelsin diyeceğim ama bir kaos yaratmaya da ön ayak olmak istemiyorum. Ama burada insanlar birbirinin yarasını sarmaya çalışıyor ve enkazdaki yakınlarını çıkarmaya çalışıyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz.”

DAHA FAZLA