Gülsuyu davası: Beni mağdur edenler 'parelelci'

Hasan Ferit Gedik'in Maltepe Gülsuyu Mahallesi'nde uyuşturucu çeteleri tarafından öldürülmesiyle ilgili davanın dün görülen duruşmasına "parelel" suçlaması damgasını vurdu. Sanıklardan Doğukan Cep, 17 aydır suçsuz yere yattığını belirterek kendisini mağdur eden polislerin, parelel örgüt adı altında cezaevinde olduğunu iddia etti.

Rıfat Doğan - İleri Haber 

Maltepe Gülsuyu Mahallesi'nde 2013 Eylül ayında katıldığı bir eylem sırasında uyuşturucu çeteleri tarafından öldürülen Hasan Ferit Gedik ile ilgili davanın 13. duruşması yine gergin geçti. Kapalı yapılan ve basının da alınmadığı duruşmada sanık Adem Köşgen avukatlara "Allah belanızı versin" şeklinde beddua etti. Çete üyelerinden sanık Doğukan Cep ise kendisini mağdur eden polislerin "parelel örgüt" adı altında bir yapı nedeniyle cezaevinde olduğunu iddia ederek, kendisini tutuklattıranların bu polisler olduğunu öne sürdü.  

Kartal Anadolu Adliyesi 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve 22'si tutuklu toplam 35 sanığın yargılandığı Gülsuyu çetesi davasının duruşmasında Hasan Ferit'in annesi Nuray ve babası İbrahim Gedik ile avukatları ve sanıkların avukatları hazır bulundu. Avukat Ebru Timtik, duruşmanın kapalı yapılması yönündeki karara itiraz ederek bunun yeniden değerlendirmesini talep etti. Mahkeme ise duruşmanın güvenliğini gerekçe göstererek talebi reddetti.

BUNLAR ALLLAHSIZ, İMANSIZ

Antalya'da bulunan bir sanığın SEGBİS sistemiyle savunmasının alınması sırasında Avukat Ömer Kavilli ile sanık Adem Köşgen arasında yaşanan bir tartışmada sanık Köşgen, avukatlara beddua ederek "Sabahtan beri beyfendi konuşuyor size bile müsade etmiyorlar. Bize de yazık değil mi bunlar her geldiğinde böyle yapıyorlar. Sizi tanımıyorlar mahkemeleri tanımıyorlar. Bunlar halk mahkemelerini savunan insanlar. Buradakilerin ne olduğu bellidir. Allah sizleri esirgesin, Allah bu devletimize milletimize güç versin. Bunlar imansızdır. Bunlar Allah'tan korkmaz. Allah bunların belasını versin" dedi.  

Mahkeme bu konuşmasından dolayı sanık Köşgen'in salondan çıkarılmasına karar verdi. Köşgen salondan çıkarılırken "Allah'ın belaları, Allahsızlar, DHKPC'liler, savcı katilleri, bayrak düşmanları, Allah sizleri ateşlerde yaksın, Allah belanızı versin" şeklinde beddualarına devam etti.

BUNLARIN BAŞI DOĞAN MEDYADIR 

Sanıklardan Zafer Turhan ise savunmasında "Bu mahkeme salonunda bir çete mevcut. Senelerdir DHKPC örgütü altında kanı savunanlardır bunlar. Çetedir bunlar. İnternette boy boy resimlerimizi yayınlayıp halk mahkemelerinde yargılanacağımızı söylüyorlar. Böyle bir mahkemeyi de DHKP-C terör örgütünü de tanımıyorum. Bunların başında da Doğan medya grubu geliyor. Senelerdir bilinir ki Aydın Doğan İsrail'in köpeğidir ve bunlar da onların taşeronudur. Türkiye'de devrim isteyeceksin gideceksin Yunanistan ve Suriye'nin kucağına yatıyorsun" dedi. 

PARELEL ÖRGÜT MAĞDURUYUM

Duruşmadaki en ilginç savunmayı ise sanık Doğukan Cep yaptı. Cep, işlemediği bir suç nedeniyle 17 aydır tutuklu olduğunu belirterek kendisini mağdur edenlerin parelel yapıya üye polisler olduğunu iddia etti. Cep o savunmasında "Beni 17 aydan beri mağdur eden polisler parelel örgüt adı altında bir yapı nedeniyle cezaevindedirler. Tümü parelel örgüt adı altında tutukludurlar. Biri Mahir Çakal, emniyet amiri benim ifademi alan. Özel yetkili savcı İrfan Fidan'a ifade verirken tahliye oldun dediler. Polisler içeri girdi, 1 saat çıkmadılar. Bunlar yüzünden tutuklandım. Suçum olmadığı halde zorla tutuklattılar" dedi.  

Mahkeme, sanıkların müşteki vekilinin belirttiği tarihlerde bulundukları yer ile ilgili baz istasyon bilgileri, olay tarihi yazılarak sadece olay gün ve saatinde baz istasyon bilgilerinin istenmesi konusunda TİB'e müzekkere yazılmasına ve sanıklar hakkındaki iddianamede bahsedilen eylemlerde isimleri geçen ve mağdur konumda olan kişilerin adreslerinden duruşmada hazır edilmeleri hususunda müzekkere yazılmasına karar vererek duruşmayı 27 Nisan Pazartesi günü saat 10.00'a erteledi.