Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Kurucu Başkanı Eminağaoğlu, HKP’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın diplomasının sahte olduğu iddiasıyla yaptığı başvuruya yanıt veren Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nın, Erdoğan’ın Marmara Üniversitesi değil İstanbul Üniversitesi (İÜ) mezunu olduğunu söyleyerek başvuruyu işleme koymama kararı verdiğini belirtti. Savcılığın hem başvuruyu işleme koymama kararı verip hem inceleme yaparak Erdoğan’ın İÜ mezunu olduğunu açıklamasının çelişkili olduğunu ifade eden Eminağaoğlu, İleri Haber’e yaptığı açıklamada “Savcılık söz konusu kararı, Cumhurbaşkanlığına aday olmak sanki Erdoğan’ın göreviymiş gibi özensiz ve hukuksuz bir biçimde verdi” dedi.

SAVCILIK DOSYAYI İŞLEME KOYMADI AMA İNCELEME YAPTI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üniversite mezunu olup olmadığı tartışmaları başka bir aşamaya taşındı. Cumhurbaşkanı seçilme yeterliliği için üniversite mezunu olma şartının ihlal edildiğini belirten Halkın Kurtuluş Partisi (HKP); Erdoğan’ın üniversite diplomasının sahte olduğu iddiasıyla 'resmi belgede sahtecilik' suçlamasıyla Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na başvurdu.

Savcılığın başvuru hakkında ‘işleme koymama kararı’ vermesinin ardından HKP, Anayasa Mahkemesi’ne konuyla ilgili bireysel başvuruda bulundu. HKP başvurusunun avukatlığını Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu yaptı.

Eminağaoğlu’nun başvurusunu yanıtlayan Ankara Cumhuriyet Savcılığı, ret kararındaki gerekçede, Erdoğan’ın İstanbul Üniversitesi mezunu olduğunu öne sürdü.

Erdoğan’ın İstanbul Üniversitesi mezunu olduğunu ifade eden karar şöyle:

HUKUK KATLİAMI!

Karar ve AYM başvurusu hakkında İleri Haber’e konuşan Ömer Faruk Eminağaoğlu, Savcılık kararındaki çelişkilere dikkat çekti.

Eminağaoğlu, karardaki hukuksuzlukları tek tek şöyle sıraladı:

“- Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının ‘dilekçi işleme koymaması’ kararı ve bu kararın gerekçesi, kararın tebliğ edilmeyeceğine karar verilmesi, karara karşı başvuru yolları belirtilmeyerek ‘kesin olarak’ karar verilmesi, karara karşı başvuru yolu yasal olarak kapatılmadığı halde soruşturma makamının bu yolu kapatması,

- Karara karşı bir başvuru yolunun bulunmaması veya gösterilmemesi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 13. maddesinde düzenlenen ‘Etkili Başvuru Hakkı'nın ve ‘Hakikatı Bilme Hakkı’nın, Anayasanın 36. maddesinde düzenlenen ‘Hak Arama Özgürlüğü’ hakkının, AİHS 1. madde ile düzenlenen ‘İnsan Haklarına Saygı Yükümlülüğü'nün, eşitlik ilkesinin, Anayasa’nın 40. maddesinde düzenlenen haliyle ‘Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması’ ilkesinin, Anayasa'nın aynı maddesinde düzenlenen "devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır" kuralının, dolayısıyla ‘hukuk güvenliği ilkesinin ve ‘Etkili Başvuru Hakkı’nın,  AİHS 7 No’lu Ek Protokol'un 2. maddesinde düzenlenen iki dereceli yargılanma hakkının, bu nedenle Adil Yargılanma Hakkı ile yasal koşulları taşımayan bir aday ile seçim yarışmasına girildiği düşünüldüğünde EK-1 no.lu protokolün 3. maddesi ile düzenlenen "Serbest Seçim Hakkı’nın, başvurucunun siyasi parti olması nedeniyle talep ve suç duyurusunun işleme konulmaması ve dahi başvurucunun parti olması nedeniyle kararın tebliğ edilmemesi örgütlenme özgürlüğü/Dernek kurma hakkını ihlal etmiştir.”

SAVCILIK, CUMHURBAŞKANLIĞINA ADAYLIK SANKİ ERDOĞAN’IN GÖREVİYMİŞ GİBİ KARAR VERDİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “işleme koymuyorum” dediği dosyayı inceleyip Erdoğan’ın ‘İstanbul Üniversitesi mezunu’ olduğunu açıklaması ve söz konusu kararı ‘kesin’ olarak belirtmesini 'hukuksuzluk' olarak niteleyen Eminağaoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“İşleme koymama kararı ceza soruşturmalarında kamu görevlilerinin görev suçları halinde söz konusu. Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için diploma veriyor. Cumhurbaşkanlığına aday olmak kamu tarafından ona yüklenen bir görev değil ki. İşin en çarpıcı tarafı bu. Sanki aday olması kendisine yüklenmiş bir kamu göreviymiş gibi, kamu görevinin zorunluluğu uyarınca aday olmak durumunda kalmış gibi ‘işleme koymama kararı’ veriliyor. Bu Başsavcılığın ne kadar özensizce ve hukuka aykırı hareket ettiğini de ayrıca gösteriyor.”