Bolu’daki ‘zehirlenme’ olayına ilişkin 3 şüpheli hakkında hapis istemi

Bolu’daki ‘zehirlenme’ olayına ilişkin 3 şüpheli hakkında hapis istemi

Merkeze bağlı Yuva köyünde 148 kişi zehirlenmiş, bir kişi de yaşamını yitirmişti.

Bolu merkeze bağlı Yuva köyünde, geçen yıl Kurban Bayramı’nda sudan kaynaklı bir kişinin öldüğü, 148 kişinin de zehirlendiği olayla ilgili hazırlanan iddianame kabul edildi. İddianamede, 3 kişinin 15 yıl hapsi istendi.  

2022 Kurban Bayramı’nda Bolu’nun Yuva köyünde su kaynaklı zehirlenmeler nedeniyle Eyüp Ertem (49) yaşamını yitirirken, 148 kişi de ishal, kusma ve bulantı şikayetleriyle başvurdukları hastanelerde tedavi altına alınmıştı. Hastanelere sevk edilen bazı hastalara kanlı ishalle ortaya çıkan, anemi ve akut böbrek yetmezliğiyle seyreden Hemolitik Üremik Sendrom tanısı konulmuştu.

‘TAKSİRLE ÖLÜME VE YARALANMAYA NEDEN OLMA’ SUÇU

DHA’nın haberine göre, olayın ardından Bolu Cumhuriyet Savcısı İsmail Hakkı Özcan tarafından 5 sanık hakkında hazırlanan 14 sayfalık iddianame, Cumhuriyet Başsavcısı Ali Keleş tarafından gönderildiği Bolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. 85 kişinin suç duyurusunda bulunduğu iddianame kapsamında İl Özel İdaresi Su ve Kanal Hizmetleri Müdürü M.A.A., İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Ü.B. ve köy muhtarı M.E. hakkında “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan 15 yıl hapis cezası istenirken B.K. (41) ve F.İ. (42) isimli 2 hemşire hakkında da “görevi kötüye kullanma” suçundan dava açıldı.

İddianamede, sudan kaynaklı zehirlenerek yaşamını yitiren Eyüp Ertem'in, E. Coli enfeksiyonuna maruz kaldığı ve ölümünün de E. Coli enfeksiyonuna bağlı olarak meydana gelen “invaziv enterokolit, sepsis, septik şok, tipik hemolitik üremik sendrom” ile gelişen komplikasyonlar sonucu meydana geldiğinin belirlendiği ifade edildi.

3 SANIK HAKKINDA ‘İHMAL’ İDDİASI

İddianamede ayrıca, haklarında 15 yıl hapis istenen üç sanık arasında yer alan İl Özel İdaresi Su ve Kanal Hizmetleri Müdürü M.A.A.'nın İl Genel Meclisi kararları ile depo temizliğinin yılda iki kez yapılıp yapılmadığını denetleme görevi verilen İl Özel İdaresinin ilgili biriminin başında olması nedeniyle bu denetimi gerçekleştirmesi gerektiği, göreve geldikten sonra ilkbahar ayında Çaydurt Mahallesi su deposu temizliğinin yapıldığına dair evrak sunmadığı, beyanı ile bu temizliğin yapılmadığının anlaşıldığı, yine içme sularının tahsisine ilişkin olarak sorun veya sıkıntı olduğuna ilişkin amirine yazılı bilgi verdiğine ilişkin belgenin de bulunmadığı ifade edildi. İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Ü.B.’nin ise Çaydurt şebeke hattındaki suyun insan sağlığı açısından tehlikeli olduğunu öğrenmesi akabinde hiçbir eylemde bulunmaması nedeniyle ölüm ve yaralanmalar ile sonuçlanan salgın olayında kusurlu olduğu, eylemleri ile Eyüp Ertem'in vefatı, müşteki ve yaşı küçüklerin yaralanması arasında illiyet bağının bulunduğu vurgulandı. Köy muhtarı M.E.’nin de iddianamede klor cihazını takip etmemesi ve depo temizliğini gerçekleştirmemesi şeklindeki eylemleri ile ölüm ve yaralanmalar ile sonuçlanan salgın olayında kusurlu olduğu, görevi gereği kendisinden beklenen dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı eylemleri ile Eyüp Ertem'in vefatı ile müşteki ve yaşı küçüklerin yaralanmasına neden olduğu ifade edildi.

2 HEMŞİRE HAKKINDA ‘GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA’ İDDİASI

Haklarında “görevi kötüye kullanma” suçundan dava açılan hemşireler B.K. ve F.İ.’nin Bolu İl Sağlık Müdürlüğünde hemşire olarak görevli oldukları, İZCİ isimli bulaşıcı hastalık erken uyarı sisteminin takibinden sorumlu oldukları, sistemin 12 ile 16 Temmuz günleri arasında sürekli olarak salgın uyarısı anlamına gelen “C4” uyarısı verdiği, B.K.’nın 13-14 Temmuz tarihlerinde, F.İ.'nin 15-16 Temmuz tarihlerinde sistemden sorumlu olduğu halde uyarıyı fark etmediği, şüphelilerin görevlerinin yerine getirmelerinde ihmalde bulunarak bu uyarıyı fark etmemeleri nedeniyle salgına anında müdahale edilemediği, 16 Temmuz akşam saatlerine kadar salgının fark edilemediği, bu süreçte su kullanımına devam edildiği için şüphelilerin ihmalleri ile kişi mağduriyetlerine sebep oldukları vurgulandı.

DAHA FAZLA