'FETÖ’yü kazıdıkça da altından ha bire AKP çıkıyor'

'FETÖ’yü kazıdıkça da altından ha bire AKP çıkıyor'

'Tıpkı İvan İvanoviç’e doğru yükselen sopaların Petrov’un kafasında patlamasını andırırcasına, bir siluete “FETÖÖÖ, ulan FETÖ” diye yönelip pat-küt giriştiğinizde de AKP saflarından “Ah kafam, yandım anam” diye feryat figânlar duyuyorsunuz!..'

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Tayfun Atay bugünkü köşesinde AKP ve Cemaat'in arasındaki ilişkinin boyutunu yazdı. Atay, AKP-Cemaat arasındaki ilişkiye, Nâzım Hikmet'in kaleme aldığı İvan İvanoviç Var mıydı Yok muydu? adlı oyunundan yararlanarak, 'Tıpkı İvan İvanoviç’e doğru yükselen sopaların Petrov’un kafasında patlamasını andırırcasına, bir siluete “FETÖÖÖ, ulan FETÖ” diye yönelip pat-küt giriştiğinizde de AKP saflarından “Ah kafam, yandım anam” diye feryat figânlar duyuyorsunuz!..' benzetmeler kurdu.

Atay'ın bugünkü yazısında ön plana çıkan noktaları okurlarımız için derledik:

'FETÖ’YÜ KAZIDIKÇA ALTINDAN HA BİRE AKP ÇIKIYOR'

'Geçmiş dönemin dört bakanı FETÖ bağlantısı nedeniyle topun ağzında.

Bunlar arasında Bülent Arınç, AKP’nin onca yıllık iktidarında en önde gelen üç sembol isimden biri… Ve bir numaralı isim ile nasıl bir “taalluk ve taaşşuk” içinde olduğunu yıllar öncesindeki bir görüntüden hatırlıyorum: Tayyip Erdoğan okuduğu şiir nedeniyle cezaevine girmeden önce bir konuşma yaparken, onun hemen yanı başında içten bir duygusallıkla gözyaşlarını tutamazken…

27 Nisan e-Muhtırası sonrası AKP’nin 'dik duruşunun' simge ismi Cemil Çiçek Gülen’cilikle itham ediliyor.

Burhan Kuzu ise itiraf ediyor:

“2013’e kadar verilen önergeler var; CHP’nin verdiği iki önerge, 2005 ve 2010; ‘F-Tipi Yapılanma’nın devletteki yerinin araştırılması… AK Parti bunu reddetti, yanlış yaptı. O zaman, … netice itibarıyla ne diyor memleketin cumhurbaşkanı, ‘Ne istediler de vermedik’ diyor. Yani sıkışmış bir hükümet, ... her an partinin kapanma riski altındasın, burun burunasın. Efendim, bir bürokratik ekip lâzım, o bürokratik ekip bunlardan oluşmuş. Kimi kullanacağım ben hükümet olarak, ... ne yapacağım?..”

Bu sözler “FETÖ bizim eserimiz” diye tefsir edilse, kim ne diyebilir?!

'ÖNCEKİ GÜN FETÖ İLE BAĞLANTILI DİYE TUTUKLANAN İŞADAMINI PAZAR GÜNKÜ YENİKAPI MİTİNGİNDE GÖRÜYORUZ'

Gülen’le 45 yıl hemhal olduktan sonra şimdi onun karşısındaki Latif Erdoğan’ın televizyonda konuşurken töhmet altında bıraktığı Hüseyin Çelik programa mesaj gönderiyor: 2003-2009 yılları arası Milli Eğitim Bakanlığı döneminde “FETÖ-bağlantılı” sayılan tasarrufların hepsinin, içinde yer aldığı hükümetin Cemaat’le o dönemki ilişkisinin mahiyetiyle tamamen uyarlı olduğu şeklinde!..

Yine aynı programda duyuyoruz AKP döneminde FETÖ’nün devletteki ağırlığının 15 kat arttığı sözünü…

Daha neler neler!.. Önceki gün FETÖ ile bağlantılı diye tutuklanan işadamını pazar günkü Yenikapı mitinginde saf tutmuş selfi çekerken görüyoruz.

Peki, ya meydandaki diğerleri?..

O milyonlar, bundan birkaç sene evvel de Türkçe Olimpiyatları’nda tribünleri hınca hınç doldurmuyordu diyebilir misiniz gönül rahatlığıyla?..

'ETLE TIRNAK GİBİYDİLER'

Dolayısıyla izliyoruz, FETÖ’nün kökünü kazıma yolunda harala-gürele bir faaliyet yürütülüyor.

Ama bakıyoruz, FETÖ’yü kazıdıkça da altından ha bire AKP çıkıyor.

Çünkü etle tırnak gibiydiler.

O yüzden de AKP’li ağızlardan duya geldiğimiz “Bütün partilere sızmışlar” tarzı ifadeleri ben bir suçluluk psikolojisi içinde sanki suç bastırmaya yönelik sözler olarak değerlendiriyorum. Adeta bir telaş içinde suça ortak arama ve hedef şaşırtmaca ameliyesi olarak…

*

Yine de isterseniz diğer partilere sızıp sızmadıkları hususu, evet bu araştırılsın.

Ama hayır, AKP’ye sızmadılar.

AKP’nin bir temel “yapıtaşı” idiler.

Tavan, yani parti teşkilatı bazında da öyle, taban, yani seçmen bazında da öyle.

Aynı ailenin fertleri, anayla oğul, babayla kız, dedeyle torun, amcayla yeğen, abi-bacı-kardeş nev’inden bir ilişkiydi bu. Siz buna nasıl “sızıntı” dersiniz?!

O yüzden durum, darbe girişimi kadar vahim, dehşetli ve endişe vericidir. Yapılmakta olan, eti tırnaktan ayırmaktır!..

Ve İvan İvanoviç var mıydı, yok muydu gibi biz de sorsak FETÖ var mı yok mu diye…

Duyacağımız cevap bellidir:

Hem Rabbimize, hem milletimize verecek hesap olduğunu biliyorum. Rabbim de milletim de bizi affetsin!..”